Tasavvuf, insanın kendi içine yaptığı yolculuktur. Her Nefes Dergisi, bu yolculuğa bir yol göstericinin rehberliğinde çıkan ve aldıkları her nefesi yeni bir fırsat ve hizmet vesilesi olarak görmeye çalışan tâlihli yolcuların zevkli hayatından akisler sunuyor. Alıp verilen her nefesin, ömrün kısalmasının değil, bereketlenmesinin bir işâreti olabilmesi için, uluların ummânından alınan aşk, irfan ve hikmet suyuyla gönüllerimizi yıkıyor. Bu dünyayı idrak zevkiyle dolarak yaşamanın yollarını gösteriyor.

“Hakikat Boyutuna Dâir Dile Getirilen Her Şey Bütün İnsanlık Âilesini Birbirine Bağlar”

Ken’ân Rifâî Tasavvuf Araştırmaları Merkezi daha önce hem North Carolina’da hem Çin’de açılmış olan tasavvuf araştırmaları ile ilgili kürsülerin Uzakdoğu’daki bir diğer ayağı ve bunun önemi şuradan kaynaklanıyor: Bu merkezin Hem Batı’nın hem Çin medeniyetinin ve diğer önemli bir ayak olan Japon medeniyetinin bizim kadim geleneğimiz olan tasavvuf ile ilgili araştırmalarda bir ev sahipliği yapması… […]

Kiraz Ağaçlarının Gölgesinde

Bir senedir öğretmenimi görmek nasip olmadı. Bazen merak ediyorum, Yaradan’ın planı nasıl şekilleniyor; neleri, neden bize nasip ediyor, neleri, neden etmiyor… Biliyorum ki her şey bizim olgunlaşmamız için… Yine de gönül sual etmeden, tefekkür etmeden duramıyor. Japonya’ya yapılan seyahate katılmak nasip olmadı; fakat Kyoto Üniversitesi’ndeki açılış konuşmalarının hepsini internetten izledim. Japonya benim gördüğüm bütün ülkeler […]

Japonya’yı Gördüm

Mart ayında Kyoto Üniversitesi’nde bir tasavvuf araştırmaları merkezi kuruldu. İmza törenine katılma ve bu muhteşem olaya şâhitlik etme şansım oldu. Doğrusunu söylemek gerekirse böyle bir başlangıcın ne kadar önemli olduğunu bu yazıda anlatmak niyetinde değilim. Tezahürü pek çok yeniliğe önayak olacak böyle bir girişimin etkilerini ancak yıllar içinde idrak edebileceğimiz inancındayım. Şu andaki hislerimizin umut […]

Kök ve Meyve

Japonya ve Türkiye’nin birçok ortak yönü olduğunu fark etmiş bulunuyorum. Meselâ ‘Anadolu’ kelimesinin anlamlarından biri “Güneş’in doğduğu yer” olarak geçiyorken, Japonya’nın adını oluşturan kanji karakterler de “güneş” ve “köken” anlamına geliyormuş. Bu nedenle Japonya “Doğan Güneşin Ülkesi” diye de biliniyormuş. İki ülkenin de etrafı mavi sularla çevrili, iki ülkenin insanları da edep ve hürmet konusunda […]

Muhammedun Resûlullah

2015 “Dost” İslâm’a Hizmet Ödülleri Gecesi’nde René Guénon’un oğlu Abdülvâhid Yahya Beyefendi’nin tercümanlığını yapma şerefi fakire nasib oldu. Bir derviş evinde yetişmiş olduğu belli, vakur, nazik, zaman zaman azametli fakat hep yüzü gülen bir insan. Ödül töreninde sahneye çıkana kadar kuliste bolca sohbet etme fırsatımız oldu. Kendisi babasını görememiş. Annesi, babasının ölüm döşeğinde kendisini çok […]

Hakikatte Kimiz?

Bir sohbet meclisinde duyduğum şu cümleler uzun zamandır zihnimde: “Refleksiniz dinî bir cümle olsun, yani dilinizin hemen altındaki Allah olsun ve unutmayın ki nefsinize ağır gelen bir şeyle karşılaştığınız an verdiğiniz o ilk tepki, hakikatte kim olduğunuzu gösterir.”   Duyduğum an yüzümde hissettiğim tokadın izi hâlâ duruyor sanki. Aslında bu cümleler, çocukluğumdan beri farklı kelimelerle […]

Aklı Çıkar Aradan, Görünür Olsun Yaradan

Biz sıradan insancıklar yüksek mânevî deneyimler ve kerâmetler ile yaratıcıyı görmeye, deneyimlemeye istekliyizdir genelde. Çoğunlukla bu kerâmetleri “insanüstü”nü ya da “insanötesi”ni deneyimleyen insanlarda buluruz. Bizim gibi iki gözü, iki kulağı, bir burnu olan “normal” insanların ortaya koydukları işler ve olağan dışı performanslar karşısında şaşakalırız ve bu hayretimizi kültürümüzün bize aşıladığı edeple “Allah’ın büyüklüğü”nün bir göstergesi […]

Türkiye’nin Ermeni Meselesi – II

Sâmiha Ayverdi’nin “Türkiye’nin Ermeni Meselesi” isimli kitabının Sertaç Karaağaoğlu tarafından hazırlanmış bir özetini bölümler hâlinde dergimizde yayınlamaya başladığımızı geçen sayımızda belirtmiştik. Bu sayımızda sözkonusu özetin ikinci bölümünü yayınlıyoruz. *** Osmanlı Hükümeti 1914’te Cihan Harbi’ne girdi ve seferberlik ilân edildi. Aynı gün -21 Temmuz 1914- Taşnaksutyun ve diğer komitelerin yaptıkları fevkalâde toplantı sonunda taşra şubelerine şu […]

Editörden (Mart 2016)

Merhaba canlar, Her Nefes Dergisi’nin Mart 2016 konusu “Sâmiha Ayverdi’nin Sanat Anlayışı” olarak belirlendi. Sâmiha Annemiz gibi Türkçeyi mükemmel kullanan, onlarca kitap yazmış, -kendi mütevâzi tanımlaması ile- “dile gelen taş” olan ve nice taşları, âlemleri dile getiren, müstesnâ bir öğrenci ve mükemmel bir öğretmeni anlamak ve anlatmak… Bu, biz eksik ve kusurlu beşerler için müşkül […]