Vefâ

Hicret hâdisesi bana Hz. Muhammed’in tevazuunu, büyüklüğünü ve Allah aşkını hatırlatıyor. Bir de vefâsını…

 

İçilen bir kahvenin bile kırk yıl hatırı olması, bir harf öğretene kırk yıl kölelik yapılması benim için çok özeldir. Vefâ, neden bilmem, benim için çok önemli, çok kıymetli bir tavırdır. Zannederim bundan dolayı, hicret benim için en çok vericiliği ve vefâyı ifâde ediyor.  Hz. Muhammed ile birlikte hicret eden sahâbenin Allah için, Peygamber için evlerini, işlerini, gerekirse âilelerini arkalarında bırakmaları vericiliğin en güzel örneği değil midir? Okurken ve konuşurken dile kolay gelen bu hâdiseler, bugün olsa, hangimiz böyle davranabiliriz? Hangimiz Allah aşkı, Muhammed aşkı için işimizi, gücümüzü, evimizi, âilemizi bırakıp ne olduğu belirsiz geleceğe adım atarız? Öyle bir iman, öyle bir sevgi ki insan ne diyeceğini bilemiyor.  En ufak kötü huyu vermekte çok zorlanan bendeniz için aklın alması pek de mümkün olmayan ancak gönlün anlayabileceği bir hâdise hicret…

 

Öte yandan,  Peygamber Efendimiz’in kendisine zor gününde kucak açan Medine’de defnedilmeyi tercih etmesini de çok büyük bir vefâ örneği olarak görürüm. Doğduğu, büyüdüğü, evlendiği, baba olduğu, ilk vahyi aldığı ve o çok sevdiği şehirde değil de, Mekke’den oldukça uzakta olan, en dar gününde O’nu ve sahâbeyi kucaklayan ensarın olduğu yerde kalmayı tercih etmiştir Peygamberimiz. Yapılan iyiliklerin çabucak unutulduğu, hesapların hep son olaya göre değerlendirildiği, affetmenin ve hoşgörmenin zorlaştığı çağımızda ne güzel bir vefâ örneğidir peygamberimizin Medine’de defnedilmeyi istemesi…

 

Hicret bana kulluğu, vericiliği ve vefâyı anımsatır, güzel Peygamberimiz’de en üst düzeyde olan. Hicret bana hizmeti anımsatır, kendiliksiz halka dönmeyi ve halkı sevmeyi. Zorla değil, gönülden gelen hizmet aşkını, birliği ve beraberliği…

 

Evlerini hiç tanımadıkları insanlara açan ensarın vericiliğini, her şeyini Allah için bırakıp Hz. Muhammed ile birlikte göç eden sahâbenin aşkını, imanını, İslâm’ın birlik demek olduğunu, hizmet demek olduğunu…

 

Nasip etsin Allah inşaallah…

The following two tabs change content below.

Yeşim

Allah istedi bir gün doğdum, kader ne icap ettirdiyse yaşadım ve Allah'ın takdir ettiği vade gelinceye kadar da onu yaşayacağım. Gerisi teferruat. Allah kendisinden razı olanlardan ve kendisinin razı olduklarından kılsın.

Son Yazıları: Yeşim (Profiline git)

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir Yorum Yazın