İbrahim Olabilmek…

İbrahim olabilir misin sen?

Canından canını O’nun için fedâ edebilir misin?

Hakk için dünyaya kafa tutabilir misin?

Bile bile ateşlere atabilir misin kendini meselâ?

Hadi İbrahim’den geçtik diyelim…

İsmail olabilir misin?

Secde eder gibi ölüme gidebilir misin?

Hz.İbrahim’in dinler ve dinler tarihi için neler ifade ettiği az çok ortada. Yaşadıkları şu an bütün kutsal kitaplarda yer tutmakla beraber Kur’an’ı baz alırsak hayatıyla ilgili epey bir şey öğrenebiliyoruz. Bütün peygamberlerle benzer olarak dönemin hükümdarına kafa tutuşu, babasına için için üzülerek irşadı, kurban vak’ası, kocamışken Allah’ın mucizesi olarak çocuk sahibi olması, Kâbe’yi inşâ süreci O’nunla ilgili Kur’an’dan öğrenebildiklerimizin birkaçı. Bir de tasavvufun bize öğrettiği, sûretten çok mânâ olarak bizimle beraber yaşayan Hz. İbrahim var.

Meselâ O’nun gibi tefekküre yatabiliyor muyuz? Günlük koşuşturmalardan meselâ Allah’ı yaşamaya, düşünmeye fırsatımız kalıyor mu? Tuttuğumuz futbol takımının haftasonu oynadığı maçı neden kaybettiğini düşündüğümüz kadar veya gelecek düğünde hangi kıyafeti giyeceğimizi dert ettiğimiz kadar O’nu düşünüp dert edebiliyor muyuz? Kendi Nemrud’larımıza “Hakk geldi, sen yok oldun” diyebiliyor muyuz? Sıkıntılarda, ızdıraplarda, en umutsuz anlarda ateşleri gül bahçesine çeviren bir Allah’ın olduğundan haber miyiz? Veya İsmail en sevdiklerimizse, O’nun için fedâ edebilecek miyiz? Bu sorular uzar gider. Kendi fakirâne çapıma göre bu kadar kâfî.

Nâçizâne ne zaman Hz. İbrahim’i düşünsem veya büyüklükte küçüklüğün ne demek olduğunu anlamak istesem aşağıdaki âyetler gelir aklıma. Okurum, gözlerim dolar. Bu yazıyı da O’nun sözleriyle sonlardırmak sanki daha güzel vesselâm.

Beni yaratan ve bana doğru yolu gösteren O’dur. Beni yediren, içiren O’dur. Hastalandığım zaman bana şifâ veren O’dur. Benim canımı alacak, sonra beni diriltecek O’dur. Ve hesap günü hatâlarımı bağışlayacağını umduğum O’dur. Rabbim! Bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat. Bana, sonra gelecekler içinde, iyilikle anılmak nasip eyle! Beni, Naîm cennetinin vârislerinden kıl. Babamı da bağışla. Çünkü o sapıklardandır. (İnsanların) dirilecekleri gün, beni mahcup etme. O gün, ne mal fayda verir ne de evlât… Ancak Allah’a kalb-i selîm ile gelenler. (Şuarâ Suresi, 78-89 âyetler)

Selâm ve muhabbetler ile…

The following two tabs change content below.

Mehmet Can Taşçı

Son Yazıları: Mehmet Can Taşçı (Profiline git)

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir Yorum Yazın